Home > İnceleme - Analiz > Vortex: Yaşanmış Olmanın ve Yitişin Acıklı Vakti Olarak İhtiyarlık

Vortex: Yaşanmış Olmanın ve Yitişin Acıklı Vakti Olarak İhtiyarlık

Ölümün arifesinin ardından yaşadığı deneyimlerini aktarmak için her zaman olduğu gibi yine kendine has sansasyonel üslubuyla sinemaya tecrübelerini taşıyan Gaspar Noe son eseri Vortex ile bize hayat hakkında yeni bir perspektifle tanıştırıyor. Yarattığı Noe tarzı filmler akımının dışındaymış gibi görünen, pornografiden, uyuşturucudan ve cırtlak ışık tercihlerinden uzak olan film bizi bu defa en olağan eylem olan yaşlılık ve demans üzerinden rahatsız etmeyi ve gerçeklerle yüzleştirmeyi başarıyor. Yaşamamayı umduklarımız üzerinden bizi vuran eser sinemanın en kuvvetli iletişim aracı olduğunu kanıtlıyor…

Sevdiklerimizi Kaybetmenin Bir Başka Yolu: Unutmak

Paris’te küçük dairelerinde kitapları, müzikleri ve şarabıyla yaşayan yaşlı çiftin aşk öyküsünün rutiniyle başlayan eser klişeleşmiş fakat bir ustanın elinden çıktığında ne kadar farklılaştırabileceğini gösteren unutmak üzerinden ilerliyor. Demans hastalığına kapılan ‘anne’ karakteri bir sabah uyanır ve uyandığında sabahtır. Hatırlayabildiği kavramların ve eylemlerin sınırıyla sabahına başlayan kadın kendini sokağa atar ve varlığı bedenen dahi yokmuşcasına sokaklarda dolaşmaya başlar. Onu arayan eşinin telefonlarını açmaz, dükkan sahipleriyle iletişim kuramaz ve ne aradığını bilmeden yolunu bulmaya çalışır. Bulunduğunda bulunmuştur çünkü o onun literatüründe bulunmak üzere kaybolmuş değildir. Evin içindeki tozlardan, tablolardan, eski eşyalardan anladığımız üzere çift çok uzun yıllardır beraber bu evde yaşamaktadır. Kapıları, pencereleri, masaları ve ilaçlarıyla beraber çiftin ortak noktası yalnızca yarım ve aldatılmış aşktır.

Gecenin Ritüeli Rüyalar ve ‘’Hayat Bir Rüyadır’’

vortex

Bir yandan karısının hastalığıyla ve kitabıyla uğraşmaya çalışan (baba) bir yandan kendi hastalığı ve sevgilisiyle yaşadığı kaçamak ilişkiyi sürdüren ve bunun için çabalayan karakterimiz tüm ihtiraslarını, riyakarlığını yaşamın tecrübesi olarak yaşlılığıyla pekiştirip tüm durumlara göre kendi rolüne bürünebiliyor. Zihnin tamamen kontrolünü yitirdiği hastalık karşısında bu artık tek kişilik bir hastalık olmaktan çıkıp baba karakterini de etkiler ve onu da yanında sürükler. Yorgun olan bir kalp bir zihin ve iki bilincin yaşadığı hayata bölünmüş ekranla tanıklık ediyoruz…

Şunlar da Hoşunuza Gidebilir
Gaspar Noe Filmografisine Kısa Bir Bakış